Kişisel bir makale..
Kozmik Kanunlar Nelerdir?
"Kozmik" kelimesi, Yunanca Kozmos kelimesinden gelir ve Kozmos, Türkçe "düzen" anlamını ifade etmektedir. Kozmos kelimesi, günümüzde birçok dilde yaşadığımız kainatı, evreni kastederek kullanılır. Evet, her şeyin bir sahibi olduğuna göre dünyamızın, kainatın ve insanın elbet bir sahibi, bir görüp gözeteni ve bir düzeni bir değişmez kanunu vardır. Herkes farkında olmasa da bu kanunlar, dün olduğu gibi bugün de tıkır tıkır işler durumdadır. Hani birçok evrensel atasözü vardır: «Ne atarsan aşına, o da çıkar karşına...» veyahut «Ne ekersen, onu biçersin.» gibi... Şimdi dünyamızda bu kanunlar, insanlar için nasıl geçerliyse; devletler için de aynı şekilde geçerliliğini koruyor durumundadır. Dünyamızda tesadüf yoktur ve hiçbir şey, tesadüfen yaratılmamıştır. Her zerre ve her olay, Yüce Allah'ın bilgisi dahilinde ve O'nun koymuş olduğu kanunlara göre hareket eder; çünkü O, ilmi ile her şeyi kuşatmıştır. Yüce Allah, Kuran-ı Kerîm'de: «Allah'ın öteden beri süregelen kanunu, (budur). Allah'ın o kanununda asla bir değişiklik de bulamazsın.» (Fetih suresi, 23.) diye buyuruyor.
Öyle anlaşılıyor ki, dünyamızda herkes, bu kanunlardan haberdar değil. Çünkü haberdar olsalar, bu kadar zulüm ve gözyaşı, bu kadar kan, kin ve savaş; dünyamızda olmazdı. Bir insan, geçmiş hayatında "kozmik kanunlar"ı göz önünde bulundurarak hareket etmiş, diğer insanlara karşı sevgi - saygı beslemiş ve bu yönde çalışmalar yürütmüş, helalinden rızkını kazanarak, hastaları ziyaret edip eş dost akrabasını görüp gözetip onlara sevgi - saygı ile yaklaşmış ve onu bir damla sudan yaradan kudrete; yani Yüce Allah'a iman etmişse; inanın o insan, hayatında diğer insanlara vermiş olduğu "kozmik kanunlar" çerçevesindeki enerjiyi ve güzelliği kendi hayatında bulacaktır. Yok eğer o insan, etrafını yakıp yıkarak, diğer insanlara kin ve nefret besleyerek, onların ekmeği ile oynayarak; iftira, yalan ve hileler ile onların ellerinden mallarını gasp ederek, sevgi ve saygıdan uzak ve onu bir damla sudan yaradan Yüce Allah'a isyan ederek geçirmişse; o zaman bu çerçevede "kozmik kanunlar"ı hayatında geriye dönük olarak bulacaktır. Yazının başında yazdığım gibi bu kanunlar, kainatın değişmez kanunlarıdır. Herkes için geçerlidir ve evrenseldir.
Dil, din ve ırk farklılığı fark etmez. Bu kanunlar, herkes için işler durumdadır. Hepimiz, Bir olan Allah'ın kullarıyız ve inanın Yüce Yaradan, hiç kimseye haksızlık etmiyor.
Yüce Allah, Kuran-ı Kerim'de ne diyor: «İman edip iyi işler yapan kimseler ise, -Biz kişiye gücünün üstünde bir şey yüklemeyiz.- cennetin sakinleridirler ve orada sonsuza dek kalacaklardır.» (Enam suresi, 42.)
«İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece 'İman ettik' demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar? Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka ortaya koyacaktır.» Ankebut suresi Ayet: 2-3
«Andolsun ki sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma (fakirlik) ile deneriz. Sabredenleri müjdele! O sabredenler, kendilerine bir belâ geldiği zaman: inna lillahi ve inna ileyhi raciun = doğrusu biz Allah’ınız/Allah’a aidiz/Allah içiniz ve O’na dönücüleriz derler. İşte onlar var ya, Rablerinden, mağfiretler ve rahmet onlaradır. İşte hidayete erenler de onlardır.» (Bakara suresi, 155-157)
Sonuç olarak "kozmik kanunlar", Yüce Allah'ın tüm kainatta değişmez kanunlarıdır ve kainatımızın da bir düzeni vardır. Ne diyelim; Yüce Allah, hepimizi bu "kozmik kanunlar"ı bilenlerden karar versin ve bizleri bu kanunlar çerçevesinde hareket eden ve bu kanunları çiğnemeyen kullarının arasına alsın. Amin...
Selam ve dua ile..
Önder Demir
Bu haber 4614 defa okunmuştur.