Güvenlik kurumlarımızdan bazılarında yaşananlar üzerine çok kısa bir analizi alıntı yaparak yayınlıyoruz..
Bugün İsrail, AB-D ajanları ve maşa oluşumları adeta Anadolumuzda cirit attığı bir zamandayken,
*Baş düşmanlardan İsrail'in maşaları masonlar ekranlara çıkıp rahatça dezenfarmasyon, propaganda (Ülkemizde ki masonların başı en son Fatih Altaylı'nın programına çıkmıştı) yaparken,
*Müslüman bir ülkenin kurumu olupta eleman alımlarında adayların ailelerinin dindarlığı ve ailede başörtüsü kullananları ayrı not düşerken,
*Torpilli eleman alımları ile çiftliğe çevirilen kurumların varlığı devam ederken,
*Pkk dağ kadrosunun yanında meclis kadrosu kadrolunurken,
*Türk toprakları ecnebiye tapulanırken,
*Yer altı zenginlikleri dış mihraklar tarafından kontrol altına alınırken,
*Müslüman bir ülkede başörtüsü eğitimde ve kamuda yasakken ve daha sayamıyacağımız ülkemiz ve dinimiz üzerine türlü planlar uygulanırken,
birileri sakın ha kendisini milli ve manevi değerlerine son derece bağlı Devlet-i Aliye'nin nadide kurumlarının devamı görmesin ! Bu görüşleri ancak kendilerinin düştüğü "güçsüzlüğün" resmiyetinden başka birşey değildir !!!
Balkanlarda ülke kuran Teşkilatı Mahsusalardan, Hafız Hüseyinler, Molla Ahmetler gibi nice ilim ehli kişileri bünyesinde barındıran, maneviyat tabanlı olarak görev yapan, gerçek görünmeyen cengaverlerin kahramanlıklarıyla tarihe nam salmış bir kökü adeta kuruturcasına bir düzen almış başını gidiyor..
Özellikle bazı güvenlik kurumlarının zahiri-manevi yapıları, bugün ülkemizin konumunun bu noktaya gelmesinde ki en büyük nedenlerinden biridir ! Allah (cc) dostlarının hürmetine ve halen az da olsa Osmanlıyı Osmanlı yapan değerlerin ayakta tuttuğu ülkemiz, elbette parazit halinde olan bu pisliklerden kurtulacaktır, inşaAllah...
Dedikya bir subay bebekleri dahi gözünü kırpmadan katledebilen İsrail'e, tahrip edilmiş dinin mensubu Yahudilerce kutsal sayılan ağlama duvarına gidebiliyor ve gayet normal karşılanıyor, ama bir subay yeryüzünde ki en son ve tek hak din İslam'ın ve Müslümanlarca kutsal bir şehir olan Medine'ye gitse...(!?)
Doğruyu görüp dönenlere ve idrak edenlere ne mutlu !
Allah (cc) mühlet verir, lakin ihmal etmez !
Şimdi aşağıda MİT elemanlarının şüpheli ölümlerini konu alan haber var; var ise devletimizin o mümtaz metafizik kanatları ile alınsın bilgilerde resmiyette yapsınlar işlerini görelim, cevaplar verilsin bir yerlere, düşman cevabını veriyor....
Mesela; MİT emeklisi Semra Maliş'in psikolojik tedavi gördüğü belirtiliyor ve kocası Ali Maliş ise eşi için şizofreni hastasıydı diyor, iyide ülkemizin en önemli kurumları kime emanet zahirende olsa bu haberden anlayabiliyor muyuz ??? Metafizik ve psikoloji aynı alanda işlenen konulardır !!!
Ya diğer halen güvenlik-istihbarat alanında görevde olanların çoğunluğuna ne demeli, ruh halleri ne durumda veya farkında olmadıkları nasıl plan ve projenin içinde kobay gibiler ! Çok profesyonellerya canım, onlarda uğraşıyor bu işlerle, hemde rahmaniymiş !!!!
Bugün rahmani metafizik istihbarat diye yırtınıp kitaplar çıkaranlar, tv programları yapanlar, akedemisyen vs olupta metafizik plana alet olmuşların varlığında ülkemizin ilgili kurumları bu konuda kendini bayağı bir geliştirmeli !!
Deli bir kolunu kaptırmış, iki kolluyum diye sokakta nara atmış !!!
(www.metafizikmerkez.org sitesinde bu konular ayrıntılı işlenecektir inşaAllah, iç-dış vatan düşmanlarından fırsat kaldıkça.)
Gayret bizden, Tevfik Allahu Tealadan!
Anlayana da selam, anlamayana da selamlar !
Haber;
İki gün arayla biri görevli diğeri emekli iki MİT'cinin esrarengiz ölümü akıllara soru işaretleri getirdi. MİT Kocaeli Müdürlüğü'nde görevli şube müdürü Ahmet Süreyya'nın şüpheli ölümünün ardından, MİT emeklisi Semra Maliş'in ölümü polis tarafından detaylı olarak soruşturulmaya başlandı.
Kadıköy'de sabah saatlerinde apartman bahçesinde ölü olarak bulunan MİT emeklisi Semra Maliş'in (55) intihar ettiği anlaşıldı.
Bir süredir psikolojik tedavi gördüğü belirtilen Maliş'in eşi Ali İhsan Maliş'in, polise, "Dün rahatsızlandı GATA'ya götürdüm. Ancak bayanlar için oda olmadığı gerekçesiyle bizi gönderdiler. Biz de Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne gittik, burada iğne yaptılar. Eve dönünce kendisini odaya kapattı." dediği öğrenildi.
Bostancı Kemal Akgüder Caddesi Şebnem Sokak'ta yoldan geçen vatandaşlar tarafından fark edilen eski MİT çalışanı Semra Maliş'in, yaklaşık 3 yıldır psikolojik tedavi gördüğü belirtildi. Dün Astsubay emeklisi eşi Ali İhsan Maliş tarafından Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne (GATA) götürülen Maliş'in, oda olmadığı gerekçesiyle evine gönderildiği öğrenildi.
Eve geldikten sonra yeniden rahatsızlanan Semra Maliş, kendisini odasına kilitleyerek uzun süre çıkmayınca, salonda televizyon seyreden Ali İhsan Maliş de kanepede uyudu. Gece bilinmeyen bir zamanda atlayan Maliş'in cesedi sabah saatlerinde yoldan geçen vatandaşlar tarafından fark edildi. Ceset, olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarından sonra Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı.
Olay yerinde polise ifade veren eşi Ali İhsan Maliş, "Eşim dün rahatsızlandı. Ben de GATA'ya götürdüm. Ancak bayanlar için oda olmadığı gerekçesiyle gönderdiler. Bunun üzerine ben de Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne götürdüm. Hastanede iğne yaptıktan sonra eve geldim. Normalde iğneden sonra rahatlardı, ama bu sefer rahatlamadı. Kendisini odasına kapatınca ben de salonda uyudum" dediği öğrenildi.
MİT ŞUBE MÜDÜRÜ ÖLÜ BULUNDU
İki gün önce Milli İstihbarat Teşkilattı Kocaeli Müdürlüğü'nde görevli şube müdürü evinde ölü bulundu. Şube müdürünün geçirdiği kalp sonucu hayatını kaybetmiş olabileceği belirtildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
MİT Kocaeli Müdürlüğü'nde şube müdürü olan Ahmet Süreyya'dan uzun süre haber alınamayınca, kaldığı İzmit Turgut Mahallesi'ndeki MİT Lojmanları'ndaki evine gidildi. Evin zilini de çalan görevliler, ses çıkmayınca kapıyı kırarak içeri girdi. Süreyya, evde yerde yatmış halde bulunması üzerine 112 acil servise haber verildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Süreyya'nın öldüğünü ifade etti.
Bunun üzerine Kocaeli Emniyet Müdürlüğü ekipleri, evde inceleme yaptı. Yapılan incelemede herhangi bir suç unsuruna rastlanmazken, Süreyya'nın kalp krizi geçirmiş olabileceği tahmin ediliyor. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü, konuyla incelemesini sürdürürken, Süreyya'nın cenazesi otopsi yapılmak üzere İzmit Asri Mezarlığı'na götürüldü.
kaynak: gazete ve ajanslar
Allah'ın (cc) rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Abdülhamit Hanoğulları
Bu haber 13323 defa okunmuştur.