Halbuki aşağıda ki sorunların reçetesi çok kolay, insanlığa rehber olarak gelen Fahri Kainat (sav) gibi yaşamaktır!
Kuran ve sünnetin dışında yaşamanın getirileri aşağıda yazan manevi rahatsızlıklardır! Halbuki aşağıda ki sorunların reçetesi çok kolay, insanlığa rehber olarak gelen Fahri Kainat (sav) gibi yaşamaktır! Onun için Hz. Muhammed (sav) Efendimizin insanlığa mirası Kuran ve sünnetlere sıkıca sarılmalıyız, ondan sonra bakın bakalım siz cinlerden değil, onlar sizden korkarlar!!!
İşte alıntı yaptığımız makale aşağıdadır!
Metafizik Hastalıklar;
. Aşırı unutkanlık,
. Dalgınlık,
. Kararsızlık,
. Geleceğe ait ümitsizlik duygusu hissetme,
. Basit sebeplerle yakınlarına karşı agresif davranışlar (anne, baba, eş, arkadaş vs.),
. İşlerinde anlaşılmaz aşırı kısmetsizlik ve irade dışı aksiliklerle karşılaşma,
. Sevdiklerinin her hareketinin kendisine ters gelmesi, sonra bundan pişman olması,
. Bir türlü evlenememe, sıklıkla nişandan dönme,
. Basit sebeplerden boşanma,
. Yalnızken yanından bir karartının geçtiğini hissetmesi,
. Banyo yaparken korkması ve gözü açık sabunlanması,
. Bazı yerlerden geçerken sebepsiz korku hissetme (özellikle geceleri)
. Rüyalarında sıklıkla kedi, köpek, yılan görmesi,
. Sıklıkla garip ve korkutucu rüyalar görme
. Sabahları çok yorgun kalkması,
. Bazen uyku-uyanıklık arasında parmağını dahi kımıldatamayacak ağırlık hissetmesi. Cinler Öncelikle Kimlere Musallat Olurlar?
Cinler her insana musallat olabilir. Ancak daha çok bebeklere, küçük çocuklara, genç kızlara, hamile ve loğusalı hanımlara, yalnız yaşayan yaşlı kişilere, ruhsal ve bedensel yönden aşırı rahatsızlıkları olanlara, gerek evde gerekse dışarıda aşırı dekolte giyinen bayanlara, kahve, tarot vb. fallara sıklıkla bakan ve baktıranlara, fincanla ruh (!) çağıranlara ve kontrolsüz, bilinçsizce aşırı zikir çekenlere, bu varlıklardan sıklıkla bahsedenlere ve çok sigara içenlere musallat olurlar.
Cinlerin Musallat Oldukları Kişide Görülen Emareler Nelerdir?
Aşırı unutkanlık, dalgınlık, kararsızlık, geleceğe ait ümitsizlik duygusu hissetme, basit sebeplerle yakınlarına karşı agresif davranışlar (anne, baba, eş, arkadaş vs.), işlerinde anlaşılmaz aşırı kısmetsizlik ve irade dışı aksiliklerle karşılaşma, sevdiklerinin her hareketinin kendisine ters gelmesi, sonra bundan pişman olması, bir türlü evlenememe, sıklıkla nişandan dönme, basit sebeplerden boşanma, yalnızken yanından bir karartının geçtiğini hissetmesi, banyo yaparken korkması ve gözü açık sabunlanması, rüyalarında sıklıkla kedi, köpek, yılan görmesi, sabahları çok yorgun kalkması, bazen uyku-uyanıklık arasında parmağını dahi kımıldatamayacak ağırlık hissetmesi.
Cinler En Çok İnsanlara Nerede Musallat Olurlar?
Cinler insanlara en çok tuvalet, banyo ve yatak odasında musallat olurlar. Bu yüzden tuvalete ve banyoya girerken ve yatmadan önce kişinin şeytanın şerrinden Allah’a sığınması sünnettir. Habibullah efendimiz bir hadisinde şöyle demektedir:
Biriniz tuvalete girmeden önce şöyle desin (Euzu billahi minel-hubsi vel-habâis: Erkek ve dişi şeytanlardan Allaha sığınırım) (Kaynak: Ebu Davut’un süneni Zeyd b. Erkam’dan (ra))
Aynı şekilde yatmadan öncede mutlaka dua ederek yatmalı ve Allaha (cc) sığınılmalıdır. Amr b. Şuayb, babası dedesinden rivayet etmiştir; dedi ki: “Allah Resulü (sav) bize yatarken şu kelimeleri öğretirdi: “Bismillah. Euzu bi kelimatillâhit’tâmmeti min gadabihi ve ikabihi ve min hemezsatiş’şeyâtîni ve en yahdurunî: Allah’ın adıyla, O’nun gazabından, cezasından, şeytanların vesveselerinden ve yanımda bulunmalarından Allah’ın tastamam kelimelerine sığınırım. “
Cinler Fiziki Hastalıklara Sebep Olabiliyorlar mı?
İbn-i Sina “sara” hastalığını anlatırken cinlerden bahsetmektedir. Diyor ki:
Hastalıklara birçok maddeler sebep olduğu gibi, cinin hâsıl ettiği hastalıklarda vardır ve meşhurdur. Cin insan vücuduna girerek sara hastalığına sebep olmaktadır. (Yeni Rehber Ansiklopedisi, c. 6, s. 365)
Aynı şekilde cinler damar tıkanıklığına, çocuk düşmesine, şiddetli baş ağrılarına vb. rahatsızlıklara sebep olabilmektedirler.
Cinlerin İnsanlara Verdikleri Psikolojik Rahatsızlıklar Nelerdir?
Kişinin yaşının üzerinde aşırı dalgınlık, unutkanlık, kararsızlık, geleceğe ait ümitsizlik, sevdiklerine karşı sebepsiz agresif davranışlar ve intihar duyguları başlıcalarıdır. Bu rahatsızlıklar fizyolojik ve psikolojik olduğu gibi cinlerden de kaynaklanabilmektedir.
Cinler özellikle beynin bazı noktalarına rahatlıkla nüfuz ederek o kişiyi moral değerler ötesinde düşünceye sevk edebilmektedirler. Çok inançlı bir kişiyi agnostisizme (şüpheci düşünce) sürükleyebilmekte, ibadetlerini sürekli ertelete bilmektedirler.
Eğer musallat oldukları kişiye âşık olmuşlarsa, bedenine girdikleri kişi evli ise eşinden boşandırmaya, nişanlı ise nişanı atmaya, bekârsa da karşı cinsten uzak tutmaya çalışırlar. Çoğunlukla da, o kişinin aurası zayıfsa yani halk dili ile yıldızı düşük ise bu işlevlerinde başarılı olurlar. Dünya dans şampiyonu tanınmış bir manken bana bu durumunu itiraf etmiş, hatta onlardan 4 ve 6 yaşınca iki kız çocuğu sahibi olduğunu da belirtmişti.
Şeytan Mescitte İnsanlara Musallat Olur mu?
Mescitte dahi olsa şeytan mutlaka insanoğluna musallat olmaya çalışır. Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Saflarınızı düzeltip perçinleyin, aralık bırakmayın. Omuzlarınız aynı hizada olsun. Muhammed’in canı elinde olana yemin ederim ki ben şeytanın küçük kara koyun şeklinde safların arasından girmekte olduğunu görüyorum” (Ebu Davud). Bu konuda pek çok şikâyet işitmişimdir “Namaz esnasında konsantre olamıyorum, aklıma hep dünyevi işlerim geliyor” şeklinde… Aslında problemin çözümü çok kolay… Ayetleri okurken hafif mırıldanarak okumak ki Kuran da bu şekilde emrediyor. Çünkü mırıldanarak okunduğunda beyin dualara odaklanıyor, yanlış okumamak için… İçimizden sessiz okuduğumuzda ise ezbere okuduğumuzdan aynı anda başka şeyleri düşüne biliyoruz. Benimde çok defa başıma geliyor… Nerede, namaz kılarken Allah’ın huzurundayım diye bacakları titreyen, avuçlarının içi terden sırılsıklam olan, hatta heyecandan bazen bayılan Ashab-ı Güzin (ra) ve nerede bizler!
Kuran-ı Kerim’de Cinlerin İnsana Çarpma Olayına Delil Var mıdır?
Daha önceki maddelerde de bahsettiğimiz gibi cinler insanı şehvet, aşk, kin ve nefret gibi çeşitli sebeplerden dolayı insanların bedenine girer. Cinin insan bedenine girmesi İbn-i Teymiyye’nin dediği gibi ehl-i Sünnet ve el-Cemaat’in ittifakıyla sabittir. Bakara Suresi 275. ayette Allah Teala (cc) şöyle buyurmaktadır: “Faiz yiyenler, mahşerde ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar” Sahih-i Buhari’de de Peygamberimiz (sav) şöyle demektedir: “Şüphesiz şeytan, Âdemoğlunun kanının dolaştığı yerde dolaşır”.
Cinler Kötü ve Korkunç Rüyalara Sebep Olmakta mıdır?
Bir kısım cinler önceden de belirttiğimiz gibi insanları hasta yaparak onlara bedenen zarar verdikleri gibi rüyalarına girmek suretiyle ruhlarına da eziyet etmektedir. Şeytan sırf insanın üzüntüsünü arttırmak onu tedirgin etmek günlük hayatını moralman olumsuz yönde etkilemek için gece kötü rüyalar gösterebilir. Sevgili peygamberimiz (sav) bu konuda bize şöyle bilgi vermektedir:
Kişinin gece gördüğü rüya 3 kısımdır:
1- Rahmani olan rüya
2- Şeytanın gösterdiği üzücü rüya
3- Şuur altı görülen rüya (Sahih-i Müslim)
Yine Allah Resulü (sav) rüyalarla ilgili şöyle buyurmuştur:
Biriniz hoşlandığı bir rüya görürse o Allah’tandır. Onun için Allaha hamd etsin ve insanlara o rüyayı anlatsın. Bunun dışında hoşlanmadığı bir rüya görürse o şeytandandır. Onun şerrinden Allah’a sığınsın ve kimseye onu anlatmasın. O rüya ona asla zarar veremez… (Sahih-i Buhari)
Bu konuda daha ayrıntılı bilgi almak için Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin (ra) Marifetname adlı eserine bakılabilir. Yüzyıllar öncesi yazılmış bu değerli eserde rüya bahsi çok güzel ve ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır.
Cinler İnsanlara Nasıl Vesvese Verir?
Cinlerin konuşması mümkündür. Çünkü o konuşma büyülenmiş kişiye sihirbazın telkin ettiği gibi ruhun meyil ettiği bir şey olabilir. O bir ses değil ama büyülenmiş kimsede bir etki meydana getirmektedir. Cinler yakıcı ateş değildir, sadece ilk baştaki yaratışları yani maddeyi asliyeleri ateştir. Dolayısıyla Âdemoğlunun cesedine girer. Şeytan latif bir cisim olup insana vesvese verir. Kişiye kötü düşünceler fısıldar yani Rabbimizin buyurduğu gibi (cc) insanların gönüllerine vesvese verir. “Cisimler birbirlerine giremez. Cisimler birbirlerine girerse o ateş olduğu için insan yanar” sözü yanlıştır. Çünkü ruh ve cisimlere giren hava gibi latif cisimler kesif (yoğun) cisimlere rahatlıkla girebilirler. Cinde latif bir cisim olduğuna göre onunda insan bedenine girmesi mümkündür. (İbn-i Akil) Sorunun cevabının iki ayetle sonlandırayım. (Nas Suresi 4 ve 5. ayetler)
Ki o, insanların göğüslerine vesvese verir (İçlerine kuşku, kuruntu fısıldar). Gerek cinlerden, gerekse insanlardan (olan her hannas’tan Allah’a sığınırım).
Cinler İnsanların Mesleklerine de Etki Yapmakta mıdır?
İnsan beynine giren cinler kişiyi dolayısıyla mesleklerinde de etik değerlere uymayan davranışlara sürükleyebilir. Bir örnek verecek olursak; adaletsiz zalim bir hâkim kesinlikle Allah ile beraber olamaz. Ancak şeytanla beraber olur. Halillullah (sav) efendimiz şöyle buyurmaktadır:
Hâkim zulmetmedikçe Allah onunla beraber olur ama haksızlık ederse Allah onu bırakır, şeytan gelip onunla beraber olur ve ondan hiç ayrılmaz. (Tirmizi Abdullah b. Ebû Evfa’dan rivayet etmiştir)
Cinler Aşırı Uykuya Sebep Olmakta mıdır?
Nuru Arşillah (sav) efendimiz buyurmuştur ki:
Şeytan biriniz uyuduğu zaman gelip başının uç kısmına 3 düğüm atar. Her düğüm atarken şöyle der: “Uyu yat daha uzun gecen var…” Uyuyan kişi, uyandığı zaman Allah’ı zikrederse düğümlerden biri çözülür. Abdest alırsa düğümlerden ikincisi çözülür. Namaz kılarsa öteki üçüncüsü de çözülür ve sabahleyin gönlü hoş dinç olarak kalkar. Aksi halde tembel ve canı sıkılmış bir halde kalkar. (Sahih-i Buhari)
Aşırı uyku kişiyi gaflete sokup, gerek dünyevi, gerek uhrevi işlerini aksatacağı ve insanoğlunu pasifize edeceği için cinlerin baş hedeflerinden biridir. Ya tam uykusuzluk, korku, vesvese verip bünyeyi sarsmaya çalışırlar veya aşırı uyku vererek pasifleştirmeye… Cinnî hastaların tamamında bu iki durumdan biri mutlaka görülür.
4. Boyutun Sakinleri kitabı!
Bu haber 7606 defa okunmuştur.